Toktaş Ş. (Yürütücü)
Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2015 - 2016
Sınır yönetimi ve sınır üzerinden geçişler,
devletlerarası işbirliği ve çatışma alanlarından birisidir. Devletler, sınırları kimin geçebileceğini, hangi
belgelerle (pasaport, vize, ruhsat, vs.) geçebileceğini, hangi sınırların
kapalı hangilerinin açık olacağını belirleyebilir. Sınır politikalarında
ekonomik (çıkar, ticaret, kar, kalkınma, vs.) ve güvenlik (tehdit algılamaları,
içerisi/dışarısı algısı, içeriye yönelik dışarıdan gelebilecek tehdit algısı
sonucu oluşan kısıtlamalar, vs.) paradigmalarının etkisi bulunmaktadır. Sınır
ve sınır kapılarının yönetiminde bu iki paradigmanın ilişkisel bir seyri
vardır; keza kimi zaman birbiriyle uyum gösterebilir, kimi durumlarda ise
çatışabilir. Bununla birlikte, sınır politikaları ve yönetiminin devlet düzlemi
(devlet temsilcileri, siyasa yapıcılar, uygulayıcılar, vs.) olduğu kadar
toplumsal düzlemi de bulunmaktadır. Sınırların toplumsal düzlemde nasıl
yaşandığı, sınırı geçenlerin nasıl deneyimlediği de sınırların oluşumunda
etkendir. Bu araştırma projesinin temel amacı, sınır siyasetinin oluşumunda etken
olan ekonomik paradigma ile güvenlik paradigmasının çatıştığı ve/veya çakıştığı
alanları, hem devlet düzeyinde hem de toplumsal düzeyde, Gürcistan ile Türkiye
arasındaki sınırda, Sarp sınır kapısı örneğinde tespit etmektir. Artvin, Hopa,
Sarp ve Sarp sınır kapısında gerçekleştirilecek saha çalışması ile devlet kurum
ve temsilcileriyle sınır politikaları ve yönetimine dair soruların yöneltildiği
20 derinlemesine mülakat yapılacaktır. Ayrıca, sınırı geçenlerle (yaya, araba
ile geçenler, dolmuş/minibüs/otobüs yolcuları ve kamyon/tır ile geçenler) anket
çalışması yapılacaktır. Toplamda, Türkiye’nin Gürcistan sınırında Sarp sınır
kapısını kullanarak ülkeye giriş ve çıkış yapan 1000 kişiye anket
uygulanacaktır. Saha çalışmasından elde edilen saha verisi, Türkiye sınır ve
göç çalışmalarına katkıda bulunacaktır