Türkiye’de Uluslararası Göçün Siyasal ve Sosyal Anlamlandırılması: Göçmen, Sığınmacı ve Mültecilere Dair Söylemler, Bilişsel Haritalar ve Göç Anlatıları


Toktaş Ş. (Yürütücü), Özçetin B., Öğün Emre P.

TÜBİTAK Projesi, 2019 - 2022

  • Proje Türü: TÜBİTAK Projesi
  • Başlama Tarihi: Aralık 2019
  • Bitiş Tarihi: Haziran 2022

Proje Özeti

Türkiye, uluslararası göç hareketleri karşısında son on yıllarda değişen konumu sebebiyle hem diğer yakın coğrafyalardan Avrupa’ya yönelen göç akımlarına geçiş noktası olmakta hem de farklı göçmen türlerine ev sahipliği yapmakta ve geçici koruma sağlamaktadır. Düzensiz, kaçak, öğrenci, aile birleştirme amacında, sığınmacı, mülteci, ekonomik göçmen gibi çeşitli göçmen türlerinin yanısıra refah artışı, evlilik, güvenlik gibi geniş yelpazede seyreden farklı ve zaman zaman örtüşük göç tetikleyicileri söz konusudur. Üstelik 2011’de başlayan ve halen devam eden Suriye iç savaşının akabinde ülkemize yönelen sığınmacı ve mülteci akını ciddi bir yabancı nüfus oluşumuna da yol açmıştır. Bütün bu çeşitlilik karşısında göçmen/sığınmacı/mültecilere dair toplumun ürettiği söylem ve anlatılar da çeşitlilik kazanmıştır. Kimi zaman mağdur olarak görülen bu kitleler kimi zaman suç öğeleri olarak temsil edilmekte; kimi zaman ekonomik fayda temelinde ulusal çıkarları tehdit ediyor şeklinde algılanmakta kimi zaman da uluslararası ilişkiler görüşmelerinde eli güçlendiren fırsat olarak sunulmaktadır. Dolayısıyla, kamusal alanda dolaşımda olan, bazen tüm göçmen/sığınmacı/mültecileri tümleyici ve genelleyici bazen de ayrıştırıcı ve katmanlı söylem ve anlatı kaynaklarından ve öbeklerinden bahsetmek mümkündür. Önerilen projenin ana amacı, Türkiye’nin uluslararası göç deneyimine istinaden kamusal alanında dolaşımda olan göçmen, sığınmacı ve mültecilere dair söylem ve anlatı öbeklerini anlamak ve şecerelerini çıkartmak; bu anlatıların beslendiği sosyal ve siyasal anlam ekosisteminin kaynak ve bağlamlarını haritalandırmak, ve toplumun bu anlatılarla kurduğu ilişkiyi veri madenciliğinin çeşitli araçları ile sergilemektir. Bu açıdan proje, sadece uluslararası göç ve göçmen/sığınmacı/mülteci temsilini değil; uluslararası göç ve göçmen/sığınmacı/mültecilerle alakalı söylem ve anlatıların yoğunlaştığı, dağıldığı, bağlamdan koptuğu, tezatlar oluşturduğu ve farklılaştığı mecra ve uğrakları anlamayı ve sistematik bir bütünlük içerisinde epistemolojik olarak kategorize etmeyi hedeflemektedir. Araştırma göç çalışmalarını iletişim çalışmaları ile sentezlemekte ve bu iki disiplinin kavramsal ve yöntemsel birikimini birbirine taşımaktadır. Araştırmanın metodolojisi beş alt başlıkta özetlenebilmektedir:

a) Uluslararası göç, göç, sığınmacı ve mülteciler konusunda çalışma yapan sivil toplum kuruluşlarının ürettiği/yaydığı söylem ve anlatıların derinlemesine mülakatlar ve web sayfası taraması aracılığı ile analiz edilmesi;

b) Yazılı basın odağında medyanın ürettiği ve yaydığı söylem ve anlatıların çözümlenmesi;

c) Siyasetçilerin yazılı ve sözlü demeçlerinin yazılı basın analizi ile incelenmesi ve politika yapım süreçlerini etkileyen siyasal söylemin üretim, tüketim ve değişim dinamiklerinin ve parti ve seçim programlarının analiz edilmesi;

d) Büyük veri (big data) analizi yoluyla, sosyal medyadaki uluslararası göç/göçmen/sığınmacı/mültecilere dair söylem ve anlatıların incelenmesi;

e) Toplumun göçmen, sığınmacı ve mültecilere dair siyasal ve sosyal anlam dünyasının ve algı yapılarının bulanık bilişsel haritalandırılması.

Derinlemesine görüşme, web sayfası taraması, yazılı medya taraması, sosyal medya taraması ve bilişsel haritalama aracılığı ile geliştirilecek olan siyasal iletişim çerçevesi uluslararası göç/göçmen/sığınmacı/mülteciliğe dair söylem ve anlatıların hem tanımsal olarak hem de yapı olarak oluşturduğu anlam dünyasını sergileyebilecektir. Proje, söylem ve anlatıları özne/düzlem çoğulluğu esasında ele almasından kaynaklı göç ve göçmenlere dair tartışmalara yeni bilimsel veri sağlama ve politika yapım süreçlerine kanıt sunma potansiyeli taşımaktadır.